Bayram Şekerleri
Tebessümün fiyatı varmı?Yok elbette bayram sabahi güneşi gibi hayatinizi aydınlatır.Bayramda büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpüp güne merhaba diyerek bütün hayatın yükünü hafifletir.Size değil ha demek istediğim bayramda lüks otelde bilet ayiranlara .
Antep fıstıklı baklava gibi oldu valla.Bir dilim yiyin beyenmesseniz paranız iade.Garanti veriyorum yüzünüzde tebessüm olmassa yazmam bir daha.Sadece iki dakikanızı ayırın dünyayla iletişimi kesin sizi çocukluğunuza götüreceğim.Haydi hayırlı yolculuk.
Yaz tatiliydi.Gecelerin kısa olduğu bir gün .Ailecik babaannemgile akşam ziyeretinde bulunduk.Ben 7 ya da 8 yaşlarındayım.
Sabah gözümü açtığımda hafız dedem Ezberinden Kuran okuyor babannemde onu takip ediyordu kontrol için.Anaa bir baktım altımda ıslaklık.Annemin etekten bozma çiçekli basmadan diktiği donuma işemişim meğer.Evde olsa annem saman altına serdiğimiz naylonu döşşeğe serip sağa sola donünce onun hışırtïsiyla uyur kalırdım.Düşündüm düşündüm minicik beynimle .Döşşeği üstünü altına getirdim üstümdeki çarşaf ıslanmamış Allahtan.Akşamdan çok sevdiğim çayı bile içmemiştim korkumdan .Babam karpuz yeme diye bir de dürtüklediydi haaa.Hangi akla hizmet bilmem ki.Ben akşamdan herzamanki gibi uyuyup kalmışım. Babam gilde beni eve götürmemiş.Babaannemde kalsın demiştir kesin.
Usul usul yan yan yürudüm butun gizlilikle salondan.Dedem kaptırmış kendini Kuranı Kerime nerden görecek beni.İşte Kurani Kerimin mucizesi ni ben o an hissettim.Babannemde pürdikkat Mushafa bakıp takipediyor ayıramaz ki gözlerini.Balkona çıktım hava bulutlu değil Allahtan.Güneş bütün heybetiyle bana yardım ediyor ve 5 dakikada benim çicek desenli donu üzerimdeyken kurutuyordu.
Hafız dedem geç yaşına kadar Kuranı unutmayan sayılı hafızlarındandır.Öyleki gözleri göremeyinceye kadar büyüteç tuttu ,öyle okumaya devam etti.Babannemde kahverengı renkli mushafı eline alıp takip eder dururdu .Allah sağlıklı uzun ömür versin
Çaylık sokağındaydı evleri.Hafız dedemin kendi eliyle yaptığı ahşap balkonuna çıktığımda sokaktaki kavaklıdereden gelen suyun şırıltı sesi bir başka huzur ve mutluluk veriyordu insana.
Sokakta, çocuklarım kavaklıdere tarafında top oynayanlar var.Kavakdibi camii tarafında bilye oynayanları görüyordum.Bende inmek istedim yanlarına ama kahvaltı yapmamıştim.Dedemgilin Kuran okumasından sebep onları rahatsız etmeden mutafağa geçtim.Telli ahşap dolabı açtığımda lokumla bisküvi gördüm.
Siz hiç kıstırma yedinız mi?Tabi niye sordum ki bu soruyu.Kistırmayı bilmeyeniniz yoktur .Çocuklugumun vazgecilmezi iki biskulüvi arasında lokum kıstırmaktır.Şimdi hala yaparım ama çocukluğumdaki lezzeti alamıyorum bir türlü.Biskuviler süt kokardı.Şimdilerde ne süt koyuyolar nede toz şeker .Glikoz surubuyla unu karıştıriyolar zannedersem.
Birtane mutfakta yedim bir tanede elime aldım yerler hep lokum tozu oldu bembeyaz kar yağmış gibi. Babanneme gözukmeden topukladım ordan tabi.
Babamın delikli lastikli aldığı ayakkabiyı giyip sokakta buldum kendimi.Son lokmami yiyordum diğer kıstırmamı kaptırdım tabi çocuğun birine.
Karşıda top oynayan çocuğun birinin pantolonu pembeli kırmızili kocaman kocaman yamayla kapliydi bir karış.Uzaktan baksan araba farı gibiydi çocuğun dizleri yanip yanip sönüyordu sanki.Çocuğun birindede popo kısminda eski un cuvallarindan yama yapmış annesi un çuvalından.Eski un çuvallari kumaştandı.sag kalcasinda un fabrikası yaziyordu.sol kalçasında da NEM tutmaz yazıyordu.Tam da denk getirmiş mubarek annesi.
O zaman yokluktan giyilirdi şimdilerde yırtık pırtık yamalı kotlar var vitrinlerde hemde fahiş fiyatlarla.Anlam verebileniniz var mï?
Dereden akan suda dal parçalarını yarıştırdık .Naskar olimpiyatları izliyor gibiydik aramizdan biride spikerlik yapiyordu.Hacı musa camiden başlayip Arif hocanin camiisine kadar yarıstirdik.
Arif hocayı bilir misiniz? uzun sakaliyla ta carşidan kavak dibi camiine kadar kendi yaptıği bisikletiyle emekli oluncaya kadar geldi gitti camisine. Nasreddin hoca gibiydi vesselam fıkra gibi 5 6 yaşlık cocuk bisikletini modifiye yapmış kendi çapında.Ama bisikletini görmeliydiniz .Pantolonun paçasi zincirden yag olmasın diye kirmizi legeni yuvarlak kesmis pedal kismina yapistirmisti.Camurluklarıda yarim kesilmis su borusundandi.Karşidan görsen hayalet gibi kücücük bisiklet paltosundan gözükmüyodu sanki.Hani filmlerde olur ya cadı süpürgeye binmiş başında takkesi ve peleriniyle.Bildiğin tam organik bisiklet işte.60 yasina kadar gitti geldi camisine .
Ben genc yasimda binemiyorum .10 dakika bindim mi ciğerim kesiliyor.Mubarek adam çarsiyla camisi arasi 2 km vardir .Camiye gelisi bir de yokuştu.Ne ciger varmis mubarekte.
Komşuların tavukları karsi komusunun bahcesine duvardan atlayıp mezirelere zarar vermesin diye terlik bağlanırdı ayaklarına.Çocugun birisi merhametinden olsa gerek evden makas getirdi kurtardi tavuğu terlikten.Garibim tavuk ne koştu be yükünden hafiflemiş ki sevinmişti .Alışkanlık yapmış herade terliğin ağırlığı.
Akşam ezanı okununca girerdik eve girmedik mi kulaklar kepçe olurdu kıpkirmizi.Ezanin manasıni bilmeyen cocuk Aksam ezanini duyunca "oğlum eve git" annayacak manasini nerdeyse.
Çocukken namaza gittiğimizde namazda konusulmaz gülunmez derdi dedem.Hem namazınız bozulur hemde abdestiniz.Biz namaza durduk tabi arka saflarda.İmama uyduk ,Allhuekber dedik ellerimizi bağladık çocuklar başladı fısıldaşmaya .Çocuklardan biri "niye konusuyonuz len namazınız bozulur bak" dedi.Bir diğeride "Ee sen neden konuştun o zaman" dedi.Başladı fısıldaşmalar gülüşmelere.
Haydi çocuklar bugün arefe çörek toplamaya .Pişiler ,gofretler,bozukparalar,rengarenk şekerler kapışmaya.Bu sene poşetler paralı oldu ama yinede karlı çıkarsınız.Bayram namazından sonrada mendil açmayı unutmayın ha.birinci bayram akşamıda çiti bakırı atacağız kapıların önüne.
CÜMLETEN İYİ BAYRAMLAR
Tebessümün fiyatı varmı?Yok elbette bayram sabahi güneşi gibi hayatinizi aydınlatır.Bayramda büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpüp güne merhaba diyerek bütün hayatın yükünü hafifletir.Size değil ha demek istediğim bayramda lüks otelde bilet ayiranlara .
Antep fıstıklı baklava gibi oldu valla.Bir dilim yiyin beyenmesseniz paranız iade.Garanti veriyorum yüzünüzde tebessüm olmassa yazmam bir daha.Sadece iki dakikanızı ayırın dünyayla iletişimi kesin sizi çocukluğunuza götüreceğim.Haydi hayırlı yolculuk.
Yaz tatiliydi.Gecelerin kısa olduğu bir gün .Ailecik babaannemgile akşam ziyeretinde bulunduk.Ben 7 ya da 8 yaşlarındayım.
Sabah gözümü açtığımda hafız dedem Ezberinden Kuran okuyor babannemde onu takip ediyordu kontrol için.Anaa bir baktım altımda ıslaklık.Annemin etekten bozma çiçekli basmadan diktiği donuma işemişim meğer.Evde olsa annem saman altına serdiğimiz naylonu döşşeğe serip sağa sola donünce onun hışırtïsiyla uyur kalırdım.Düşündüm düşündüm minicik beynimle .Döşşeği üstünü altına getirdim üstümdeki çarşaf ıslanmamış Allahtan.Akşamdan çok sevdiğim çayı bile içmemiştim korkumdan .Babam karpuz yeme diye bir de dürtüklediydi haaa.Hangi akla hizmet bilmem ki.Ben akşamdan herzamanki gibi uyuyup kalmışım. Babam gilde beni eve götürmemiş.Babaannemde kalsın demiştir kesin.
Usul usul yan yan yürudüm butun gizlilikle salondan.Dedem kaptırmış kendini Kuranı Kerime nerden görecek beni.İşte Kurani Kerimin mucizesi ni ben o an hissettim.Babannemde pürdikkat Mushafa bakıp takipediyor ayıramaz ki gözlerini.Balkona çıktım hava bulutlu değil Allahtan.Güneş bütün heybetiyle bana yardım ediyor ve 5 dakikada benim çicek desenli donu üzerimdeyken kurutuyordu.
Hafız dedem geç yaşına kadar Kuranı unutmayan sayılı hafızlarındandır.Öyleki gözleri göremeyinceye kadar büyüteç tuttu ,öyle okumaya devam etti.Babannemde kahverengı renkli mushafı eline alıp takip eder dururdu .Allah sağlıklı uzun ömür versin
Çaylık sokağındaydı evleri.Hafız dedemin kendi eliyle yaptığı ahşap balkonuna çıktığımda sokaktaki kavaklıdereden gelen suyun şırıltı sesi bir başka huzur ve mutluluk veriyordu insana.
Sokakta, çocuklarım kavaklıdere tarafında top oynayanlar var.Kavakdibi camii tarafında bilye oynayanları görüyordum.Bende inmek istedim yanlarına ama kahvaltı yapmamıştim.Dedemgilin Kuran okumasından sebep onları rahatsız etmeden mutafağa geçtim.Telli ahşap dolabı açtığımda lokumla bisküvi gördüm.
Siz hiç kıstırma yedinız mi?Tabi niye sordum ki bu soruyu.Kistırmayı bilmeyeniniz yoktur .Çocuklugumun vazgecilmezi iki biskulüvi arasında lokum kıstırmaktır.Şimdi hala yaparım ama çocukluğumdaki lezzeti alamıyorum bir türlü.Biskuviler süt kokardı.Şimdilerde ne süt koyuyolar nede toz şeker .Glikoz surubuyla unu karıştıriyolar zannedersem.
Birtane mutfakta yedim bir tanede elime aldım yerler hep lokum tozu oldu bembeyaz kar yağmış gibi. Babanneme gözukmeden topukladım ordan tabi.
Babamın delikli lastikli aldığı ayakkabiyı giyip sokakta buldum kendimi.Son lokmami yiyordum diğer kıstırmamı kaptırdım tabi çocuğun birine.
Karşıda top oynayan çocuğun birinin pantolonu pembeli kırmızili kocaman kocaman yamayla kapliydi bir karış.Uzaktan baksan araba farı gibiydi çocuğun dizleri yanip yanip sönüyordu sanki.Çocuğun birindede popo kısminda eski un cuvallarindan yama yapmış annesi un çuvalından.Eski un çuvallari kumaştandı.sag kalcasinda un fabrikası yaziyordu.sol kalçasında da NEM tutmaz yazıyordu.Tam da denk getirmiş mubarek annesi.
O zaman yokluktan giyilirdi şimdilerde yırtık pırtık yamalı kotlar var vitrinlerde hemde fahiş fiyatlarla.Anlam verebileniniz var mï?
Dereden akan suda dal parçalarını yarıştırdık .Naskar olimpiyatları izliyor gibiydik aramizdan biride spikerlik yapiyordu.Hacı musa camiden başlayip Arif hocanin camiisine kadar yarıstirdik.
Arif hocayı bilir misiniz? uzun sakaliyla ta carşidan kavak dibi camiine kadar kendi yaptıği bisikletiyle emekli oluncaya kadar geldi gitti camisine. Nasreddin hoca gibiydi vesselam fıkra gibi 5 6 yaşlık cocuk bisikletini modifiye yapmış kendi çapında.Ama bisikletini görmeliydiniz .Pantolonun paçasi zincirden yag olmasın diye kirmizi legeni yuvarlak kesmis pedal kismina yapistirmisti.Camurluklarıda yarim kesilmis su borusundandi.Karşidan görsen hayalet gibi kücücük bisiklet paltosundan gözükmüyodu sanki.Hani filmlerde olur ya cadı süpürgeye binmiş başında takkesi ve peleriniyle.Bildiğin tam organik bisiklet işte.60 yasina kadar gitti geldi camisine .
Ben genc yasimda binemiyorum .10 dakika bindim mi ciğerim kesiliyor.Mubarek adam çarsiyla camisi arasi 2 km vardir .Camiye gelisi bir de yokuştu.Ne ciger varmis mubarekte.
Komşuların tavukları karsi komusunun bahcesine duvardan atlayıp mezirelere zarar vermesin diye terlik bağlanırdı ayaklarına.Çocugun birisi merhametinden olsa gerek evden makas getirdi kurtardi tavuğu terlikten.Garibim tavuk ne koştu be yükünden hafiflemiş ki sevinmişti .Alışkanlık yapmış herade terliğin ağırlığı.
Akşam ezanı okununca girerdik eve girmedik mi kulaklar kepçe olurdu kıpkirmizi.Ezanin manasıni bilmeyen cocuk Aksam ezanini duyunca "oğlum eve git" annayacak manasini nerdeyse.
Çocukken namaza gittiğimizde namazda konusulmaz gülunmez derdi dedem.Hem namazınız bozulur hemde abdestiniz.Biz namaza durduk tabi arka saflarda.İmama uyduk ,Allhuekber dedik ellerimizi bağladık çocuklar başladı fısıldaşmaya .Çocuklardan biri "niye konusuyonuz len namazınız bozulur bak" dedi.Bir diğeride "Ee sen neden konuştun o zaman" dedi.Başladı fısıldaşmalar gülüşmelere.
Haydi çocuklar bugün arefe çörek toplamaya .Pişiler ,gofretler,bozukparalar,rengarenk şekerler kapışmaya.Bu sene poşetler paralı oldu ama yinede karlı çıkarsınız.Bayram namazından sonrada mendil açmayı unutmayın ha.birinci bayram akşamıda çiti bakırı atacağız kapıların önüne.
CÜMLETEN İYİ BAYRAMLAR
Yorumlar
Yorum Gönder